SAT-1 Tipi şap hastalığına karşı Türkiye genelinde aşılama seferberliği başlatıldı
Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye’de tespit edilen yeni SAT-1 tipi şap hastalığının yayılmasını önlemek amacıyla ülke genelinde kapsamlı bir mücadele başlattı. İlk etapta 4,5 milyon doz aşının üretimi tamamlandı ve sahada ücretsiz aşılama çalışmalarına hız verildi.

ANKARA - BHA
Bakanlıktan alınan bilgilere göre, Türkiye Şap Enstitüsü tarafından SAT-1 tipi şap hastalığına karşı geliştirilen aşıların üretimi tam kapasiteyle devam ediyor. Aşılar, hastalığın görüldüğü bölgeler ile bu bölgelere komşu ilçelerde veteriner hekimler tarafından ücretsiz olarak uygulanıyor.
Salgının kontrol altına alınabilmesi için hayvan pazarları geçici olarak kapatıldı. Bu tedbirin, hayvan nakillerinin önüne geçerek hastalığın yayılımını yavaşlattığı belirtiliyor. Yetkililer, pazarların açılmasının salgının seyrine göre kademeli olarak gerçekleşeceğini açıkladı.
Şap hastalığının Türkiye'de ilk kez Hakkari’de görüldüğünü ifade eden Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç, hastalığın Avrupa’dan başladığını ve sınır geçişleriyle doğu illerine ulaştığını belirtti. Tunç, hayvan pazarlarının kapatılması kararının üreticilerin talebi doğrultusunda alındığını ve bu sayede hastalığın yayılmasının büyük ölçüde önlendiğini vurguladı.
Ayrıca, SAT-1 tipi şap hastalığına karşı geliştirilen yerli aşının haftalık 1 milyondan fazla dozla üretildiği ve ülke genelinde dağıtımının sürdüğü açıklandı. Tunç, ikinci doz aşının 21 gün içerisinde uygulanmasıyla hayvanlarda bağışıklığın sağlanacağını ve hastalığın etkisiz hale geleceğini dile getirdi. Et piyasasında da herhangi bir sıkıntı olmadığını, fiyat artışlarına dair iddiaların gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Şap hastalığının hayvanlarda ateş, kilo kaybı, süt veriminde düşüş ve döl verimi kayıplarına neden olduğunu ifade eden Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan ise damızlık hayvanların korunmasının önemine dikkat çekti. Özcan, hastalığın damızlık inekler ve düveler üzerindeki etkisinin büyük kayıplara yol açabileceğini belirterek, “Anası olmayanın danası da olmaz” sözleriyle damızlık hayvanların sağlığının sektör açısından kritik olduğunu vurguladı.
Bakanlık, üreticilere veteriner hekimlerle iş birliği içinde hareket etmeleri çağrısında bulunarak, seferberlik kapsamında yürütülen çalışmalara destek verilmesinin hastalığın tamamen kontrol altına alınması için büyük önem taşıdığını belirtti.